Belgrad Gezi Rehberi
Keşfetmek için bakıyor ve özümseyerek yaşıyorsanız eğer hayatı her yeni yolculuk kendinize attığınız yepyeni bir adımdır aslında.. yürüdüğünüz sokaklar, dokunduğunuz duvarlar, geçtiğiniz kapılar kendinize çıkar eninde sonunda. En çok nerede kendimizi bulmuşsak oraya ait değil miyiz ? Her hangi bir anda her hangi bir yerde zamansız mekansız oluvermez miyiz ? bir koku, bir esinti, bir ürperme bizi o ana taşımaz mı? yaşadığımızı iliklerimize kadar hissettiğimiz o yer, o sokak ,o an , o ayna, o kapı, ait olduğumuz yer! işte orası.. Nerede hissetmişsek kalbimizi, nerede acımışsa , nerede burkulmuşsa, nerede istemsizce dört nala koşmaya başlamışsa ait olduğumuz yer! işte orası..
Belgrad benim için , henüz kaleme alamadığım, mistik ve büyülü Mezapotamya’dan sonra dinlendiğim, keyif aldığım, tazelendiğim bir rota oldu. Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği noktada kurulmuş olan şehir tam 357 yıl Osmanlı egemenliğinde kalmış. Bu sebeple pek çok ortak kelimemiz bile var. Börek ,yastık, yorgan , badem , dut, çelik , yelek gibi..
Belgrad gezi rehberimde sizlere Belgrad da nerede kalınır? Belgrad da gezilecek yerler nelerelerdir? Belgrad da ne yenir ? nerede yenir ? Belgrad dan ne alınır ? hepsini tüm detaylarıyla anlatacağım. Para birimi Sırbistan dinarı. 1 Euro yaklaşık 118 dinar. Havalanında para bozdurmak için makinalar var. Şehirde de döviz bürolarından bozdurabilirsiniz. Öncelikle belirtmeliyim ki Türklere vize uygulanmıyor. Bu sebeple de keyifli bir hafta sonu geçirmek için bile Belgrad’ı tercih edebilirsiniz. Pek çok havayolunun da hemen hemen her gün Belgrad’a uçuşu var. Hava alanından şehre ise 300 RSD karşılığı A1 veya 150 RSD karşılığı 72 no’lu otobüs ile kolayca ulaşabiliyor. Biz kaldığımız bölgeye yakın olması dolayısıyla 72 no’lu otobüsü tercih ettik. Otobüs her saati 15 ve 45 geçe kalkıyor. Dönüş içinse indiğiniz durakta kalkış günü ve saatlerini görebileceğiniz tabelalar var. Bildiğiniz belediye otobüsü, son durağı Zelena Venac. Yani meşhur Kneza Mihailova caddesinin bir alt sokağı. Otobüsten indikten sonra yaklaşık 10dk lık bir yürüyüşten sonra kalacağımız yere ulaşıyoruz. Yerimiz tam Kneza Mihailova caddesinin ortasında olduğu için sağa gidersek Cumhuriyet meydanı 3 dk lık yürüme mesafesinde sola gidersek ise Kalemegdan yaklaşık 10 dk lık yürüme mesafesinde. Dolayısla Belgrad’da kalınabilecek en iyi yer en ünlü caddeleri olan Kneza Mihailova.
Keyifli bir Kneza Mihailova yürüyüşünden sonra gezimize ilk olarak Kalemegdan yani Kale Meydanı ‘ndan başlıyoruz. Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği , nefesinizi kesecek bir manzaraya sahip olan Kalemegdan; Osmanlı’dan kalma eserlere de sahip geniş bir alan üzerinde kurulmuş. Eğer şehirde 2 günden fazla kalacaksanız ilk gününüzü buraya ayırmanızı öneririm.
Kalemegdan da mutlaka görülmesi gereken eserler ise;
Fransa’ya şükran anıtı
Balıkçı çeşmesi
Viktor Anıtı
Sokullu Mehmet Paşa çeşmesi
Paşa Konağı
Mora Fatihi Damat Ali Paşa Türbesi
Askeri Müze
Kale Müzesi
Ruzica Kilisesi
Aziz Petka şapeli
Kalenin içerisinde yorulunca dinlenebileceğiniz, nefis manzarası olan bir de cafe var.
Cumhuriyet meydanı gecesiyle gündüzüyle şehrin en keyifli noktalarından biri. Meydandaki heykel, Türkleri Sırp topraklarındaki son 7 şehirden çıkaran ve eliyle İstanbul’u işaret ederek gitmelerini söyleyen Prens Mihailo. Heykel’in arkasındaki bina Ulusal Müze ve yukarıdaki resimde görünen karşıda görünen bina ise Ulusal tiyatro.
Hotel Moskova , Belgrad’ın en bilinen oteli. Ünlüler ve zenginler burada kalıyormuş.
Caddeden aşağı doğru indiğinizde ise sırasıyla eski saray ve yeni saray yer almakta.
Aynı caddenin sonunda ise Dünyanın en büyük ortadoks kilisesi olan Aziz Sava kilisesi var.
Yapımına 1935 yılında başlanmış olan kilise içindeki mozaikler tamamlanmadığı için hala yapım aşamasında. Mozaiklerin ise , Sırp ortadoks kilisesinin 800. kuruluş yılı olan 2019 da tamamlanması planlanıyor.
Kliseyi gezdikten sonraki rotanız Nicola Tesla müzesi.
“İnsan imkansızı başarabilir sözü yetersizdir çünkü insan imkansızın da ötesine geçebilir” diyen Nicola Tesla bir elektrik dehası. Alternatif akımın mucidi. Akıl sınırlarını zorlayan , amacı patent almak değil üretmek olan sıra dışı bir insan.
Tekrar Cumhuriyet meydanına geri dönüş yolunda ise sırasıyla Aziz Mark Kilisesi , Taş Meydan ve Sırbistan Meclis Binası göreceksiniz.
Aziz Mark Kilisesi etkileyici mimarisi ile Belgrad’ın mutlaka görülmesi gereken noktalarından. Yanındaki meydana taş meydan denmesinin sebebi ise eski binaların yapımında buradan çıkarılan taşların kullanılması. dinlenebileceğiniz ve güvercinleri besleyebileceğiniz harika bir parka sahip.
Ve Sırbistan Ulusal Meclis Binası
Sdarlija (Skadarska) ise Paris’in Montmarte bölgesi ile karlılaştırılan Belgrad’ın eski ve en canlı mahallesi. Sokak boylu boyunca “Kafana” adı verilen akşamları canlı müzik eşliğinde nefis yemeklerin yendiği, rajikaların neşeyle tüketildiği tavernalar ile dolu.
Ama ben şimdilik bu bölgeden bu kadar bahsedeceğim. Devamı Belgrad’da ne yenir ? yazısında olacak.
Ve şehrin en keyifli bölgesine Ada Ciganlija’ya götüreceğim sizi. Peki nasıl gidilir bu şirin bölgeye Zelena Venac ‘tan kalkan 53 numaralı otobüs en kolay yol. Daha önceden bilet almanıza gerek yok otobüse binerken şöförden kişi başı 150 RSD karşılığı bilet alabilirsiniz. Almamazlık etmeyiniz zira sürekli kontrol var ve cezası yüksek.
Belgrad’a gelmişseniz mutlaka Ada’yı görmelisiniz ve gezmek için 1 gün ayırmalısınız. Hatta bir sonraki bahara tekrar gelmek isteyeceğinizin bile garantisini verebilirim. Bu arada yeri gelmişken bence Belgrad’ı gezmek için en iyi aylar Eylül ve Mayıs ayları. Hatta hazırlıklı giderseniz ada da nehre bile girebilirsiniz. Bizim gittiğimiz gün hava 30 dereceydi. Benim Melikoşum bu tatilde deniz yoksa nehir de mi yok deyip ayakkabılarını çıkardığı gibi daldı suya. Neyseki annemiz tedarikliydi.
Ada da yürüyerek gezebildiğiniz gibi bisiklet de kiralayabilirsiniz. Bir tarafı plajlar, nehir kenarında şirin cafeler, restoranlar, eğlence merkezleri, parklar olan adanın diğer tarafı ise her biri ayrı ayrı sanat eseri gibi görünen nehir evleriyle dolu.
Kim böyle keyifli bir sabaha uyanmak istemez ki ?
Günaydın gül yüzlü sevdiğime,
günaydın yeryüzünü aydınlatan yeni güne,
günaydın gün görmek için bekleyene,
günaydın, günaydın , günaydın,.. diyerek..
Nazım Hikmet Ran
1 Comment
Canım kutlarım yazılarına hayranım